Mustafa Kemal'le din üzerine sohbet
M.Kemal, "Türk halkının uzun zamandan beri ezberden okuduğu bazı Arapça duaların gerçek manasını
anladığı zaman (haşa) tiksineceğini" söylüyor.
Doğrusu Osmanlıca Kuran meallerinden de haberi yok. Bu konuyu bir kez daha açacağım. Bunun nedenini bir şekilde daha ortaya koyacağım.
Dikkatinizi çekeriz söz konusu eser ilki 1934 yılında M.Kemal yaşarken, üç kez Türkçeye çevrildi ve M. Kemal müdahale etmedi... Demek oluyor ki bunları gerçekten M. Kemal söyledi. Ayrıca "Radikal" ve "Milliyet" Gazetesi'nde de yayınlandı... Ben Milliyet Gazetesi'nde yayınlanan haberin resmini çektim ve buraya yükledim.
M.Kemal'İn din hakkındaki görüşlerine ışık tutacak yeni bir belge ortaya çıktı. 1932-1933 yıllarında Ankara'da görev yapan ABD Büyükelçisi Charles H. Sherrill'in hazırladığı ve M.Kemal'İn kendi ağzından dinle ilgili görüşlerini içeren rapor ilk kez Toplumsal Tarih dergisinde araştırmacı yazar Rıfat N. Bali'nin hazırladığı yazıda yayımlandı. Büyükelçi, Ankara'da görev süresi boyunca M.Kemal ile yaptığı görüşmelere ve gözlemlere dayanarak "A Year's Embassy to Mustafa Kemal" adlı bir kitap hazırlamıştı. Eser ilki, **1934 yılında M.Kemal yaşarken**, üç kez Türkçeye çevrildi. Kitabın en ilginç bölümü M.Kemal'İn dine bakışını içeren kısımdı. Bu bölümde yazar, M.Kemal'le yaptığı uzun bir mülakata yer vermiş ancak M.Kemal'İn sözlerinin bir kısmını kitaba almamış bunu da "Din konusundaki şahsi görüşleri hususunda söylediklerinin tamamını burada vermek hiç doğru olmaz" satırlarıyla dile getirmişti. Ancak Sherill, kitaba sadece bir bölümünü aldığı görüşmeyi özetleyerek bir rapora döktü ve ABD Dışişleri Bakanlığı'na gönderdi. ABD Dışişleri Arşivi'ndeki bu raporu, Rıfat N. Bali Türkçeye çevirip Toplumsal Tarih'e yazdı. Aşağıda, raporun tam metni yer alıyor.
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ
Sayı:423
Ankara, 17 Mart 1933
Konu: Türkiye'de din
MÜNHASIRAN MAHREM
Saygıdeğer Hariciye Vekili
Washington
"Arapça neden yasaklandı?" Diyor, devamla:
"M.Kemal Türk halkının uzun zamandan beri ezberden okuduğu bazı Arapça duaların gerçek manasını anladığı zaman tiksineceğini söylüyor. Kuran'dan alınan Arapça bir bölüm okudu. Bu surede Hz.Muhammed'in (sallallahu aleyhi ve sellem) amcası ile amca kızının yaptıkları bir şeyden ötürü cehenneme gidecekleri yazıyor. (Tebbet Suresi) 'Düşünen bir Türkün böylesi bir duayı okumaktan elde edeceği dini ilhamı veya dine ilgi göstermesini tahayyül edebilir misin (düşünebilirsin)?' dedi.
Bu fikrini geliştirdikçe ben de gitgide Kuran'ın Türkçe okunmasını teşvik etmesinin sebebinin Kuran'ın Türkler
arasında gözden düşmesi olduğu neticesine varıyorum. Daha sonra umumi ve şaşırtıcı bir beyanda bulunarak Türk halkının gerçekte hiçbir şekilde dindar olmadığını, aralarından camilere giden az sayıda kişinin alışkanlıktan veya yüksek sesle söylenen duaların cezbine kapılarak camiye gittiğini ileri sürdü."
KAYNAK
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ, Sayı: 423, Ankara, 17 Mart 1933, Konu: Türkiye'de din, MÜNHASIRAN MAHREM, Saygıdeğer Hariciye Vekili, Washington. ABD Dışişleri Arşivi'ndeki bu raporu, Rıfat N. Bali Türkçe'ye çevirip "Toplumsal Tarih"e yazdı. Ayrıca Milliyet
Gazetesi'nde haber olarak yayınlandı, bakınız: Milliyet, 7 Eylül 2006.
anladığı zaman (haşa) tiksineceğini" söylüyor.
Doğrusu Osmanlıca Kuran meallerinden de haberi yok. Bu konuyu bir kez daha açacağım. Bunun nedenini bir şekilde daha ortaya koyacağım.
Dikkatinizi çekeriz söz konusu eser ilki 1934 yılında M.Kemal yaşarken, üç kez Türkçeye çevrildi ve M. Kemal müdahale etmedi... Demek oluyor ki bunları gerçekten M. Kemal söyledi. Ayrıca "Radikal" ve "Milliyet" Gazetesi'nde de yayınlandı... Ben Milliyet Gazetesi'nde yayınlanan haberin resmini çektim ve buraya yükledim.
M.Kemal'İn din hakkındaki görüşlerine ışık tutacak yeni bir belge ortaya çıktı. 1932-1933 yıllarında Ankara'da görev yapan ABD Büyükelçisi Charles H. Sherrill'in hazırladığı ve M.Kemal'İn kendi ağzından dinle ilgili görüşlerini içeren rapor ilk kez Toplumsal Tarih dergisinde araştırmacı yazar Rıfat N. Bali'nin hazırladığı yazıda yayımlandı. Büyükelçi, Ankara'da görev süresi boyunca M.Kemal ile yaptığı görüşmelere ve gözlemlere dayanarak "A Year's Embassy to Mustafa Kemal" adlı bir kitap hazırlamıştı. Eser ilki, **1934 yılında M.Kemal yaşarken**, üç kez Türkçeye çevrildi. Kitabın en ilginç bölümü M.Kemal'İn dine bakışını içeren kısımdı. Bu bölümde yazar, M.Kemal'le yaptığı uzun bir mülakata yer vermiş ancak M.Kemal'İn sözlerinin bir kısmını kitaba almamış bunu da "Din konusundaki şahsi görüşleri hususunda söylediklerinin tamamını burada vermek hiç doğru olmaz" satırlarıyla dile getirmişti. Ancak Sherill, kitaba sadece bir bölümünü aldığı görüşmeyi özetleyerek bir rapora döktü ve ABD Dışişleri Bakanlığı'na gönderdi. ABD Dışişleri Arşivi'ndeki bu raporu, Rıfat N. Bali Türkçeye çevirip Toplumsal Tarih'e yazdı. Aşağıda, raporun tam metni yer alıyor.
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ
Sayı:423
Ankara, 17 Mart 1933
Konu: Türkiye'de din
MÜNHASIRAN MAHREM
Saygıdeğer Hariciye Vekili
Washington
"Arapça neden yasaklandı?" Diyor, devamla:
"M.Kemal Türk halkının uzun zamandan beri ezberden okuduğu bazı Arapça duaların gerçek manasını anladığı zaman tiksineceğini söylüyor. Kuran'dan alınan Arapça bir bölüm okudu. Bu surede Hz.Muhammed'in (sallallahu aleyhi ve sellem) amcası ile amca kızının yaptıkları bir şeyden ötürü cehenneme gidecekleri yazıyor. (Tebbet Suresi) 'Düşünen bir Türkün böylesi bir duayı okumaktan elde edeceği dini ilhamı veya dine ilgi göstermesini tahayyül edebilir misin (düşünebilirsin)?' dedi.
Bu fikrini geliştirdikçe ben de gitgide Kuran'ın Türkçe okunmasını teşvik etmesinin sebebinin Kuran'ın Türkler
arasında gözden düşmesi olduğu neticesine varıyorum. Daha sonra umumi ve şaşırtıcı bir beyanda bulunarak Türk halkının gerçekte hiçbir şekilde dindar olmadığını, aralarından camilere giden az sayıda kişinin alışkanlıktan veya yüksek sesle söylenen duaların cezbine kapılarak camiye gittiğini ileri sürdü."
KAYNAK
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ, Sayı: 423, Ankara, 17 Mart 1933, Konu: Türkiye'de din, MÜNHASIRAN MAHREM, Saygıdeğer Hariciye Vekili, Washington. ABD Dışişleri Arşivi'ndeki bu raporu, Rıfat N. Bali Türkçe'ye çevirip "Toplumsal Tarih"e yazdı. Ayrıca Milliyet
Gazetesi'nde haber olarak yayınlandı, bakınız: Milliyet, 7 Eylül 2006.
Konular
- Escort kızın akılalmaz oyunu
- Dr Tarpley: Türkiye, Başına Geleceklerin Farkında Değil mi?
- ALGI OPERASYONU ve PIZZA
- ZEYTİNYAĞLI YİYEMEM AMAN GERÇEĞİ
- Aşılar Vasıtasıyla Dünya Nüfusunun Azaltılması Planlanıyor!
- Efkar osmanlıca nasıl yazılır
- TÜRKİYE; İNGİLİZ MİLLETLER TOPLULUĞU ÜYESİ Mİ?
- Yapılan iyilik hemen unutulur
- Hikayeler
- İngilizler
- Çocuk
- Osmanlı gitti, huzur bitti
- Mantolama ile zehirliyorlar!
- Robert Koleji ve Fatih’ten Alınacak İntikam
- Biyolojik ritme saygı !
- OSMANLIDA BORÇLANMA VE ISLAHAT FERMANI
- ABDULKADİR GEYLANİ VE AHÇISI..
- “BABAN GELİRSE BENİ HEMEN ÇAĞIR HA..!”
- Terayağı hazırlayan yaşlı adam
- Ünlü Ressam ve Çocuk
- ‘Atatürk gay miydi?’ demek suç değil!
- Baskı ve Yönlendirmelere Dikkat!
- ENDİŞE BİTTİĞİNDE SAĞLIK BİR ANDA DÜZELİR..
- Afganistan’ın LİTHİUM ile imtihanı...
- Baş Ağrısı
- Süt tozu yardımının hikayesi
- Sinsi insan tipinin on özelliği
- Dilin Kadar Varsın
- "Adnan nasıl kızım"...?
- ESTONYA FERİBOTU SENDROMU